Günümüzde en çok görülen suç tiplerinden biri olan “tehdit” eylemi TCK’nın 106. maddesinde bağımsız bir suç tipi olarak düzenlenmiştir. Şerefe karşı suçlar, TCK m. 125-131 arasında düzenlenmiş olup, hakaret suçu ise ceza kanunumuzun 125. Maddesinde yer almaktadır.
Türk Ceza Kanunu m. 125/1 uyarınca, bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılacağına hükmedilmiştir. Bu fıkra hükmü, suçun basit halidir. Türk Ceza Kanunu m. 125/2 hükmünde ise, Hakaret fiilinin, mağduru muhatap alan sesli, yazılı veya görüntülü bir iletiyle işlenmesi halinde de cezaya hükmolunacağı belirtilmiştir.
Türk Ceza Kanunu m. 125/1 uyarınca, bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılacağına hükmedilmiştir. Bu fıkra hükmü, suçun basit halidir. Türk Ceza Kanunu m. 125/2 hükmünde ise, Hakaret fiilinin, mağduru muhatap alan sesli, yazılı veya görüntülü bir iletiyle işlenmesi halinde de cezaya hükmolunacağı belirtilmiştir. Diğer bir husus da beddua niteliğinde olan sözler de hakaret niteliği taşımamaktadır.
Türk Ceza Kanunu m. 125/3 uyarınca, suçun nitelikli hali tanımlanmıştır. Bu fıkra hükmüne göre, hakaret fiilinin kamu görevlisine karşı görevinden dolayı, dini, siyasi, sosyal, felsefi inanç, düşünce ve kanaatlerini açıklamasından, değiştirmesinden, yaymaya çalışmasından, mensup olduğu dinin emir ve yasaklarına uygun davranmasından dolayı ve kişinin mensup bulunduğu dine göre kutsal sayılan değerlerden bahisle, İşlenmesi halinde, cezanın alt sınırının bir yıldan az olamayacağına hükmedilmiştir.
Türk Ceza Kanunu m. 125/4 uyarınca, hakaretin alenen işlenmesi halinde ceza altıda biri oranında artırılacağına, m. 125/5 uyarınca ise kurul hâlinde çalışan kamu görevlilerine görevlerinden dolayı hakaret edilmesi hâlinde suç, kurulu oluşturan üyelere karşı işlenmiş sayılacağına, ancak, bu durumda zincirleme suça ilişkin madde hükümleri uygulanacağına hükmedilmiştir.
Hakaret suçunun mağduru olan tarafın dikkat etmesi gereken en önemli husus, şikayet süresidir. Zira hakaret suçu takibi şikayete bağlı bir suç olup, suç tarihinden itibaren altı ay içinde şikayette bulunulması önemlidir. Aksi halde, şikayette bulunma hakkı düşer, zira bu altı aylık süre hak düşürücü süredir.
Hakaret Suçunda İspat
İddiasını ispat eden taraf lehine sonuçlanacaktır. Hakarete maruz kaldığını iddia eden kişi hakarete uğradığını ispatlar ise fail, ceza alacaktır. Fail, hakaret etmediğini iddia ediyor ise hakaret etmediğine dair iddiasını da ispatlar ise beraat alacaktır. Hakaret suçunun ispatı için özel bir delil, yol öngörülmemiştir. Bu nedenle hukuka uygun olarak elde edilmiş her türlü delil ile hakaret suçunun ispatlanması mümkündür. Hakaret suçunda ispat; mektup, sosyal medya iletileri, kısa mesaj, WhatsApp mesajları, e-mail, tanık, ses kaydı, radyo veya televizyon programı kayıtları, güvenlik kamerası kayıtları gibi deliller ile gerçekleştirilmesi mümkündür.
Kural olarak ispat için hukuka aykırı olarak elde edilen deliller dikkate alınmaz. Ancak, başkaca bir delil elde etme olanağının bulunmaması halinde kişinin rızası olmaksızın gerçekleştirilen ses kayıtlarının delil değeri kazanması mümkün hale gelebilir.
Av. Ahmet Kadir ALPARSLAN
Kaynakça:
https://www.cinar.av.tr/hakaret-sucu-cezasi
https://dergipark.org.tr/tr/pub/maruhad/issue/48280/623178
https://app.trdizin.gov.tr/publication/paper/detail/TXpBNE5qUTJOZz09
https://mevzuat.gov.tr/mevzuatmetin/1.5.5237.pdf