İstanbul, bayramdan iki gün önce, ısınmaya başladı, tam denize girme havası. Bizde bayram tatili münasebeti ile Sarıyer/Kilyos ta 3 günlük tatil yapalım dedik. Gittiğimiz plajda ailecek yüzmeye başladık, fakat yüzerken farkında olmadan başka bir plajın denizine doğru ilerlediğimiz bir anda, plaj görevlisinin düdüğünü çalarak, bize el işareti yaptığını gördük.

Eşim görevlinin yanına gittiğinde, görevli kendisine, kendi plajımıza ait bölümde yüzmemiz gerektiğini söylemiş. Tabi, buraları kiralayan plaj işletmecileri, herkesin kanundan bihaber olduğunu sanıyor. Eşim’e, Anayasa ve Kıyı kanunu gereğince böyle bir hakları olmadığını anlatınca, Eşim tekrar plaj işletmesi ile görüştü. Akabinde plaj işletmecisi, Eşim’e, biz sizi yanlış anladık, çok çok özür diliyoruz iyi eğlenceler, iyi yüzmeler diyerek, kendi görevlisini azarlamış.

Daha sonra, kızımla kıyı boyu yürüyüş yapalım dedik, sahili bir uçtan bir uca yürümeye karar verdik, anlayacağınız sorunlar bitmiyor, plajlar arasına sınırlar çekilmiş ve her bir sınıra da görevli konmuş. Tam bir sınırdan öteki tarafa geçelim derken görevli, bana seslenerek “ Abla bu tarafa geçemezsin, bende sert bir ses tonuyla “Ben, zaten bu taraftan, o tarafa geçmiştim, şu anda yerime döneceğim” dedim. Bir de, plajlar arasında, sınıfsal ayrımlar vardı, verilen ücrete göre. Kendimi bir an fransada ki sınıfsal ayrımdaymış gibi hissettim ve biraz beynimde ironi yaptım “evet burası serflere ait, burası soylulara ait ve burası burjuvaya ait, birde muhafazakar kesim vardı, evet burası da din adamlarına ait:)))”

Peki, insanlar sahilde demi yürüyemeyecek?

Kıyılar, sahiller ve denizlerin kanuna göre kullanım durumu nedir?

Öncelikle bütün kanunların Anayasamıza uygun olması gerekir.

Anayasamızın 43. Maddesi kamu yararını gözetmiştir.

İlgili madde; “Kıyılar, Devletin hüküm ve tasarrufu altındadır.
Deniz, göl ve akarsu kıyılarıyla, deniz ve göllerin kıyılarını çevreleyen sahil şeritlerinden yararlanmada öncelikle kamu yararı gözetilir.
Kıyılarla sahil şeritlerinin, kullanılış amaçlarına göre derinliği ve kişilerin bu yerlerden yararlanma imkân ve şartları kanunla düzenlenir.” Demektedir.

Kıyı Kanunu Madde 5 – Kıyılar ile ilgili genel esaslar aşağıda belirtilmiştir:
Kıyılar, Devletin hüküm ve tasarrufu altındadır. Kıyılar, herkesin eşit ve serbest olarak yararlanmasına açıktır, Kıyı ve sahil şeritlerinden yararlanmada öncelikle kamu yararı gözetilir.
Ayrıca kıyıların kimi idarelerce devriyle ilgili ortaya çıkan sorunlarda

Danıştay’ın iptal kararlarında şu ilkeler vurgulanıyor:

– Kamu yararını ortadan kaldıracak veya engelleyebilecek biçimde,
– Bu yerlerden herkesin eşit olarak yararlanma hakkını kısıtlayabilecek,
– Özel mülkiyet ilişkisinin kurulması, iptal sebebidir.

Yani, yukarıdaki kanun maddelerinden de anlaşılıyor ki, kıyılar özel mülkiyete konu olamazlar. Kimse bize bu plajda yüzemezsiniz ve yürüyemezsiniz diyemez. Herkes kıyı ve sahillerden eşit ve ücretsiz yararlanma hakkına sahiptir. Vatandaş olarak haklarımızı bilip aramalıyız. Plajlara girerken, şezlong , şemsiye yahut herhangi bir hizmet almıyor isek salt plajda yürüdünüz diye yahut denize girdiniz diye sizden ücret alınamaz. Sizden alınan ücretleri de bulunduğunuz adresin tabi olduğu , tüketici hakem heyetine başvurarak alabilirsiniz.
Hepinizin Bayramının şeker tadında geçmiş olması dileği ile.